DV: Geçmişle yüzleşme konusunda neden özellikle gençlerle çalıştığınızı açıklar mısınız?
KD: Yine daha önce belirttiğimiz gibi, geçmişle yüzleşme konusunda Türkiye’de çok önemli çalışmalar yürütmekte olan kuruluşlar, gruplar ve kişiler var. Bu çalışmaların sonucunda yine çok başarılı çıktılar üretiliyor. Ancak bu alanda yapılan çalışmalar ve çıktıları çok büyük bir kesime ulaşamıyor. Özellikle, Türkiye’deki çocukları ve gençleri apolitik ve sessiz, “olaylara karışmayan” ve “tarafsız” yetiştirme geleneği yüzünden birçok genç ne ailesi ne de eğitim sistemi aracılığıyla yaşadıkları toprakların siyasi tarihi, burada yaşanan hak ihlalleri ve mücadeleleri ile ilgili bilgiye ve haliyle fikre sahip olabiliyor.
Halbuki genç nüfus, niceliksel olduğu kadar niteliksel anlamda da dönüştürücü olabilecek bir potansiyele sahip. Fakat gençlerin tamamı, bu potansiyellerini kullanabilecekleri, kendi sözlerini üretebilecekleri ve paylaşabilecekleri yeterli imkana sahip değil. Sosyal medya bu anlamda önemli bir alan açsa da, fiziksel anlamda bir araya gelmek bir arada öğrenme, beraber tartışma, fikir alışverişi yapma açısından çok daha sürdürülebilir bir yöntem. Bizim hedef grubumuz da bu sebeple 16-25 yaş arası gençler. Gençlerin bir araya gelerek, beraber araştırarak, tartışarak, paylaşarak geçmişle yüzleşmesini hem güçlenmeleri hem de toplumsal barışa katkı sağlayacak potansiyellerini kullanabilmeleri açısından önemsiyoruz. Yürüttüğümüz programlar aracılığıyla gençlerin alanda yapılan çalışmalara erişebilmelerini, kendilerinin de alanda aktif olarak çalışabilmelerini ve üretebilmelerini, eğitim kurumlarında her zaman bulamadıkları özgür bir sorgulama alanında akranlarıyla fikir ve söz üretmelerine destek olmaya çabalıyoruz.
DV: Hafıza Yürüyüşü’nün hazırlık ve uygulama aşamalarından bahseder misiniz? Sizce metodundaki farklılık, katılımcılar açısından, nasıl bir etki yaratıyor?
KD: Hafıza Yürüyüşü, Hafıza Yolculuğu adındaki yenilikçi ve interaktif eğitim programımızın adımlarından birisi. Hafıza Yolculuğu programının hedefi, gençlerin, dini, etnik, cinsiyete dayalı ve/veya politik nedenlerle tarihsel olarak dışlanmış gruplara karşı gerçekleştirilen haksızlıkları keşfetmesi ve sorgulaması. Sürdürülebilir olan ve her adımının kendisinden sonraki adımı ve programın devamlılığını sağladığı Hafıza Yolculuğu’nu, temel olarak üç adımlı bir döngü olarak tasarladık ve uyguluyoruz:
a.) Gençlerin Kapasite Gelişimi : Programın sonraki adımlarında sorumluluk alacak olan 16-25 yaş arası genç gönüllüler, çeşitli faaliyetlerle program kapsamında ihtiyaç duyacakları bilgi ve becerileri geliştirir. Farklı metotlar kullandığımız çeşitli oturumlar ve atölyelerle teori ve pratiği bir araya getiren iki günlük bir eğitimle başlayan süreç başka bağımsız etkinliklerle devam eder. Bu etkinliklere örnek olarak tarih alanında çalışan uzmanlarla seminerler, yerel/sözlü tarih atölyeleri, birebir destek, insan hakları örgütleriyle toplantılar, film gösterimleri ve sergi gezileri verilebilir.
b.) Keşif Süreci: Hafıza Mekanlarının Araştırılması : İki günlük eğitimi tamamlayan gönüllüler, Osmanlı’nın son dönemi ve Cumhuriyet döneminden, belirlenen fiziksel mekanın sınırları içinde bir tema ve ilişkili bir hafıza mekanı belirler. Bu mekanlar, marjinalleştirilmiş grupların mücadelelerini, yaşanan hak ihlallerini ve yok edilmiş/edilmeye çalışılan kültürel çeşitliliği hafızalaştıran mekanlardır. Seçtikleri bu hafıza mekanları ve ilişkili tema üzerine araştırma yürüten gençler, farklı kaynaklardan ve farklı yöntemlerle bilgi ve veri toplar. İkincil kaynakların taranması, arşiv araştırması, tanıklarla ve uzmanlarla görüşmeler vb. sonucunda gençler seçmiş oldukları hafıza mekanlarına dair görsellerle de desteklenen bir bilgi ve veri seti oluşturur. Gençler, araştırma bulgularını derler ve Hafıza Yürüyüşü’nde aktarabilecekleri şekilde metinleştirir. Bu süreç, genç gönüllüler için bir güçlenme ve öğrenme fırsatı sunar.
c.) Hafıza Yürüyüşleri : Hafıza Yürüyüşleri, gençlerin sessizleştirilmiş tarihi anlatıları duymasını ve egemen anlatılara karşı eleştirel düşünce geliştirmesini amaçlar. Yürüyüşlerin içeriği büyük ölçüde önceki adımda genç gönüllülerin yürüttüğü araştırmaların sonuçlarına dayanır. Hafıza Yürüyüşleri, kapalı ve açık mekanlarda gerçekleştirilen çeşitli bölümlerden oluşan tüm günlük bir etkinlik olarak uygulanır. Etkinliğin dış mekanlarda uygulanan kısmı, hazine avı benzeri bir formattadır; katılımcı gençlerin küçük gruplar halinde kendilerine verilen harita ve şifrelerle hafıza mekanlarını bulur, burada mekanın hikayesini araştıran gençle bir araya gelerek ilgili hikayeyi dinler. Farklı mekanlar için bu uygulamayı tekrarlayan katılımcı gençler, kapalı bir mekanda kapanış oturumu için bir araya gelir ve günün deneyimini tartışır. Kapanış oturumu, gençlerin fikirlerini tartışmalarına olanak sağlayacak; geçmişle yüzleşmenin barışa nasıl katkı sağlayabileceğini ve gündelik hayatlarımıza etkisi üzerine konuşabilecekleri; medya ve eğitim gibi kanalların ayrımcılık ve dışlama açısından oynadığı rol üzerine düşünebilecekleri ve insan hakları alanında çalışan sivil toplum kuruluşlarını tanıyabilecekleri şekilde tasarlanmıştır.
Gerek araştırma sürecinde yer alan genç gönüllüler gerek Hafıza Yürüyüşü’ne katılan gençlerin geribildirimleri yöntemin geleneksel ve alışılageldik eğitim yöntemlerinden ayrılan yönüne vurgu yapıyor. Gençlerin, Hafıza Yürüyüşü’nde en sevdikleri şeyin ne olduğu sorusuna verdikleri cevaplardan bazılarına yer verecek olursak:
-“Kişilere, yani bizlere sıkılmadan bir seminer havasında değil de farklı bir yolla eğitici, öğretici bilgiler verilmesi.”
-“Hem eğlenceli hem de öğretici. Dikkat dağıtıcı bu kadar tüketimsel şey varken. Gençleri yakalamak için, onların farkındalığını arttırmak için süper bir proje.”
-“Olayları mahalinde görmek, içselleştirmek açısından önemli ve güzel bir noktaydı.”
-“Aktif olarak içerisinde yer almak öğrenmeyi kalıcı kıldı.”
-“Farkındalık yarattığı için olumlu buluyorum. Tarihi eğlenceli bir şekilde daha iyi anlayabiliyoruz.”
-“Böyle bir etkinliği ipuçları, oyunlar, puzzle gibi eğlenceli halde hazırlamak çok iyi bir düşünce. Eğlenirken öğrenmek diye buna derim. :)”
-“Mekanların tarihini farklı insanlarla keşfetmek çok keyifliydi…”
-“Yöntem çok güzeldi. Heyecanla mekanları aramak adeta tarihin karanlık bir noktasında bir şey aramak gibiydi. Çok heyecanlı ve güzel bir deneyimdi.”
-“İnteraktif, bedensel ve insanlar ile iletişimde olabildiğimiz bir etkinlikti. Öğrenmek adına çok güzel ve keyifli bir yöntem.”
-“Kapanış oturumunda (…) olaylar hakkında bağlam kurma, fikir yürütme, deneyim paylaşma kısmı çok hoşuma gitti.”
Son Yorumlar