Sürdürülebilirlik Adımları Derneği (SADE), Türkiye’de sürdürülebilirlik çalışmalarının yaygınlaştırılması, etkinleştirilmesi ve geliştirilmesi amacıyla çalışmalar yapıyor. European Bank for Reconstruction and Development (EBRD) ve Turkey Mozaik Foundation işbirliğiyle hayata geçirdiğimiz Çevresel Sürdürülebilirlik Alanında Dijital Dönüşüm Fonu kapsamında hibe ve kapasite gelişim desteği sağladığımız SADE, bu destek ile Türkiye’de gerçekleşen iklim odaklı etkinliklerin paylaşıldığı bir platform olan Çevreci Etkinlikler’in altyapısını ve içeriklerini yenileyecek ve çevrimiçi eğitim içerikleri oluşturacak. Derneğin Yönetim Kurulu Başkanı Emrah Kurum ve Yönetim Kurulu Üyesi Doğa Tamer ile yaptığımız röportajda Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları odağında farklı gruplar ile yaptıkları çalışmaları ve Çevreci Etkinlikler platformunu konuştuk.
Sürdürülebilirlik çalışmalarının geliştirilmesi ve etkinleştirilmesi amacıyla kurulan Sürdürülebilirlik Adımları Derneği vakfımızdan ilk kez hibe alıyor. Okuyucularımızın derneğinizi daha yakından tanıyabilmesi için çalışmalarınızdan bahseder misiniz?
Sürdürülebilirlik Adımları Derneği olarak; Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları odağında farkındalık yaratmak, insanları ve kurumları harekete geçirmek, var olan sürdürülebilirlik çalışmalarını güçlendirmek ve bu çalışmaların etkilerini artırmak amacıyla çalışmalarımızı yürütüyoruz. Çalışmalarımızın 3 ana odağı bulunuyor:
– İletişim: Kurumların yaptığı sürdürülebilirlik çalışmalarının hem iç iletişim ile çalışanlarına hem de diğer paydaşlara ulaşması amacıyla projeler geliştiriyoruz. Bu iletişim çalışmalarına video içerikleriyle katkı sunuyoruz.
-İşbirliği: Kurumların var olan sürdürülebilirlik çalışmalarını geliştirmek ve yaygınlaştırmak için farklı paydaşları Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları odağında bir araya getirip, iyi uygulamalarını paylaşmalarını ve işbirlikleri kurmalarını sağlıyoruz.
-Çalışan gönüllülüğü: Kurum çalışanlarının, kurumun sürdürülebilirlik çalışmalarına dahil edilmesi ve sürdürülebilirlik projelerini geliştirmesi için çalışıyoruz.
Sadece sorunları dile getirmenin çözüme bir katkısı olduğunu düşünmüyoruz. Evet, sorunlar var ve dile getirilmeli, ancak yapıcı eleştirilerin yapılması ve iyi uygulama örneklerinin ön plana çıkarılması taraftarıyız. Dönüşümün bardağın dolu tarafını görenler tarafından gerçekleştirildiğine inanıyoruz.
2018 yılından bu yana Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları özelinde iyi uygulama örneklerinin görünür olması ve paydaşlar arasında işbirliklerinin güçlenmesi için UNDP Türkiye ve Zorlu Holding ortaklığında çevrimiçi olarak gerçekleştirdiğiniz Sorunlara Çözümler Buluşması etkinliklerini yürütüyoruz.
Çözümler Atölyesi ile küresel bir sorunu yerelleştirerek çözme yöntemlerini gençlerle ve diğer paydaşlarla paylaşıyoruz. Etki alanları ne ise, evlerinde, okullarında, çalıştıkları yerlerdeki sorunları tespit edip bu sorunlara çözüm üretebilmeleri için atölyeler yapıyoruz. Gençler, artık geleceklerine sahip çıkıyor. Biz de onları harekete geçmeye teşvik ediyor, bu süreçte yanlarında olmaya çalışıyoruz.
“Emek” ve “üretme” kavramlarını tanımaları için çocuklarla Üreten Çocuklar isimli geri dönüşüm ve ekoloji atölyeleri yapıyoruz. Bu atölyelerde ekim-dikim yapıyoruz, atık kumaşlardan oyuncaklar üretiyoruz, kedi ve köpekler için kurabiyeler pişiriyoruz, organik atıklardan kompostun nasıl yapıldığını gösteriyoruz.
Salgının ilk gününden itibaren çok fazla konuşulmayan ve göz ardı edilen hak temelli çalışan sivil toplum kuruşlarının (STK) risk altında olduğunu düşünerek; STK’lar için Dijital Dönüşüm projesini hayata geçirdik. Kısıtlamalar sebebiyle sahaya inemeyen, çalışmalarını yürütmekte zorlanan STK’larla kendi deneyimlerimizi paylaşmak istedik. Çevrimiçi toplantı, etkinlik ve topluluk yönetimi araçlarının kullanımı, canlı yayınlar, etkili sosyal medya yönetimi, kampanya oluşturma ve yönetme gibi konularda 40 STK temsilcisiyle eğitim programımızı tamamladık. Yaptıkları çalışmaları daha geniş kitlelere duyurabilmeleri için 8 STK’nın tanıtım filmlerini hazırladık.
İletişim fakültesinde okuyan öğrenciler arasında bağımsız haberciliği teşvik etmek, sürdürülebilirlik odağında yaşanan sorunlara üretilen çözümleri görünür kılmak, doğru bilgiye erişebilmek için üniversitelerin son sınıflarında okuyan ve yeni mezun gençlerle Amaçlar için İletişim projesini yürütüyoruz.
Sürdürülebilirlik, Sürdürülebilir Yaşam, Balkon Bahçeciliği, Kompost Yapımı başlıklarında eğitimlerimizi dijitale uygun hale getirdik. Daha önce yüz yüze yürüttüğümüz bu eğitimleri, salgın sürecinde de şirket çalışanlarına yönelik olarak uygulamaya devam ediyoruz.
Son olarak, Nisan 2020’de derneğimizin Youtube kanalından Sürdürülebilirlik Gündemi adlı canlı yayınlara başladık. Yayınlarda özellikle bu dönemde sürdürülebilirlik alanında yaşanan gelişmeleri konuşmak, çözüm önerilerini sunmak ve iyi uygulamaları paylaşmak üzere birbirinden değerli uzmanları ağırlıyoruz. Bugüne kadar 23 yayın yaptık.
Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları özelinde yapılan ilham verici çalışmaları ve iyi örnekleri paylaşmak amacıyla Sorunlara Çözümler Buluşması’nı hayata geçiriyorsunuz. Bu buluşmaları hayata geçirme nedeninizi ve bu kapsamda yaptığınız çalışmaları paylaşır mısınız?
Sorunlara Çözümler Buluşmaları, 2018 yılında dernekleşmeden önce UNDP Türkiye çözüm ortaklığında hayata geçirdiğimiz bir etkinlik dizisi. 2020 yılından bu yana Akıllı Hayat 2030 sürdürülebilirlik yaklaşımı kapsamında Zorlu Holding’in kurumsal desteğiyle de bu buluşmalar devam ediyor. Sorunlara Çözümler Buluşmaları ile, Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları özelinde yapılan ilham verici çalışmaları ve iyi uygulama örneklerini öne çıkarmayı, düzenli buluşmalarla karşılıklı fikir ve deneyim paylaşımında bulunmayı amaçlıyoruz. Her buluşma, seçilen bir Sürdürülebilir Kalkınma Amacı doğrultusunda sosyal girişimci, özel sektör, STK ve kamu kurumlarını bir araya getiriyor. Buluşmalarla, konusunda uzman konuşmacılar ve sürdürülebilirlik alanında çalışan katılımcılar karşılıklı görüş alışverişinde bulunuyor, yaşanan gelişmeler ve yeni fırsatlar hakkında bilgi sahibi oluyorlar. 2018’den bu yana 18 buluşma ile birbirinden değerli 69 konuşmacıyı ağırladık, buluşmalarda 3258 kişi bizlerle birlikte oldu.
COVID-19 salgını ile beraber birçok sivil toplum kuruluşu çalışmalarını çevrimiçi ortama taşıdı. Siz de bu geçişi desteklemek amacıyla STK’lar için Dijital Dönüşüm projesini hayata geçirdiniz. Bu süreçte alanda gördüğünüz ihtiyaçlardan ve yaptığınız çalışmalardan bahseder misiniz?
COVID-19 salgını hepimizin çalışma düzenini değiştirdi. Biz de dernek olarak hızlıca uzaktan çalışma sistemine geçiş yaptık. İlk günlerde uyum sağlamakta zorlandık. Etkinlik, eğitim ve projelerimizi yürütmeye devam edebilmek için hızlıca çalışmaya başladık. Kısa ve orta vadeli planlar yaptık. Eğitim ve atölye çalışmalarımızı dijitale taşırken, etkileşimi sürdürebilmek için çevrimiçi araçlar aradık, denedik ve programlarımızın birer parçası haline getirdik. Salgına kadar sahada fiziksel olarak uyguladığımız çalışmalarımızın büyük bir kısmını dijitale adapte etmeyi başardık, ancak bunun için çok zaman harcadık ve istedik ki bu bilgilerimizi diğer STK temsilcileriyle de paylaşalım.
Hak temelli çalışan, proje ve faaliyetlerini sahada yürüten STK ve kooperatifler, salgın sürecinde sahaya inemedikleri için çalışmalarının büyük bir kısmını ertelemek veya durdurmak zorunda kaldılar. Bu sorunun çözümü için en çok ihtiyaç duydukları konular; eğitimlerini, etkinliklerini ve atölye çalışmalarını çevrimiçi yürütebilmek, dijital kampanyalar yapabilmek oldu. Bu çalışmaları çevrimiçi olarak gerçekleştirebilmek için de çevrimiçi araçların neler olduğunu, nasıl kullanıldığını ve hedef kitlelerine nasıl ulaşılabileceğini bilmeleri gerekiyordu. STK’lar ve sosyal kooperatifler, paylaşıma açık, bildiklerini diğer kurumlara ve faydalanıcılara aktarma konusunda istekli oldukları için öğrendiklerini ilişkide oldukları diğer kurumlara da aktaracak bir yaklaşıma sahiplerdi. Böylece birbirimizden öğrendiğimiz ve birbirimize destek olduğumuz bir süreç başlatmış olduk.
STK’lar için Dijital Dönüşüm Projesi kapsamında çevrimiçi toplantı, etkinlik ve topluluk yönetimi araçlarının kullanımı, canlı yayın yapma yöntemleri, etkili sosyal medya yönetimi, kampanya oluşturma ve yönetme gibi konuları gündemimize aldık ve 40 STK temsilcisiyle bir araya geldik. Yaptıkları çalışmaları daha geniş kitlelere duyurabilmeleri için 8 STK’nın tanıtım filmlerini hazırladık.
Derneğinizin yürüttüğü bir diğer proje de Çevreci Etkinlikler. Çevreci Etkinlikler’in amacından ve bu çerçevedeki çalışmalarınızdan bahseder misiniz?
Çevreci Etkinlikler, 2013 yılından bu yana sürdürülebilirlik temelli işleri yaygınlaştırmak ve görünür kılmak amacıyla Türkiye genelinde farklı STK’ların ve sivil inisiyatiflerin yaptığı etkinlikleri tek bir yerde toplayan Türkiye’nin ilk çevre etkinlikleri platformu. Platform, sürdürülebilirlik ekosisteminin gelişmesi ve güçlenmesi için paydaşlarıyla beraber etkinlik ve atölyeler de tasarlıyor ve uyguluyor.
Çevre ve Sanat Buluşmaları ile sanatçıların çevresel sorunlara yaklaşımlarını irdeleyen bir dizi etkinlik düzenledik.. Yaşanan çevresel, sosyal ve ekonomik sorunlara çözüm üretme noktasında gençlerle bir araya geldiğimiz Geleceğin Sürdürülebilirlik Liderleri programını farklı kurum temsilcilerinin katıldığı etkinliklerle gerçekleştirdik. Sürdürülebilirlikle ilgili yayınların sanal da olsa bir kütüphanesinin olmasını istedik ve Ekoloji Kütüphanesi başlığı altında Türkçe rapor, kitap ve yazılı kaynakları takipçilerimizle paylaşmaya başladık.
Çevresel Sürdürülebilirlik Alanında Dijital Dönüşüm Fonu kapsamında derneğinize Çevreci Etkinlikler’in dijital dönüşümünü güçlendirmek için bir kurumsal hibe ve kapasite gelişim desteği sağlıyoruz. Bu hibeyle ne tür çalışmalar yapacaksınız?
Çevreci Etkinlikler platformu üzerinden Türkiye’de farklı kişi ve kurumlar tarafından gerçekleştirilen sürdürülebilirlik odaklı etkinliklerin paylaşımını yapmaya devam edeceğiz. Aynı zamanda kişi ve kurumları kendi faaliyet alanlarında kurulacak işbirlikleri ile ortak etkinlikler düzenlemeye teşvik edileceğiz. Çevreci Etkinlikler, sosyal ve çevresel açıdan duyarlı bir topluluğa sahip olduğu için etkinliklerin doğrudan ilgili kişilere ulaşmasını sağlayarak, etkileşimin artmasına olanak sağlayacak.
Bunun yanı sıra, Çevreci Etkinlikler’i çevrimiçi bir eğitim platformuna dönüştürme hedefimiz var. Salgın öncesi sahada, salgın süresince dijitalde oluşturduğumuz eğitim içeriklerin videolarını hazırlayarak herkesin erişimine açmayı planlıyoruz. Böylece; konuya ilgi duyan, Türkçe eğitim içeriğine ihtiyaç duyan herkes eğitim videolarından ücretsiz olarak faydalanabilecek. Sürdürülebilirlik odağında dijital eğitim içeriği üreten diğer STK’lar da kendi çalışma alanlarında hazırladıkları video içeriklerini Çevreci Etkinlikler Platformu üzerinden ücretsiz olarak paylaşabilecekler.
Son Yorumlar