
İzmir Eğitim Kooperatifi (İZEK), eğitimcilerin ortak problem, sorun ve ihtiyaçlarını birlikte çözerek daha etkin ve verimli eğitim faaliyetleri gerçekleştirmek amacıyla çalışmalarını yürütüyor. İzmir Depremi Acil Destek Fonu kapsamında Turkey Mozaik Foundation finansmanı ile hibe desteği sağladığımız İZEK, Oyun Yeniden Başlasın projesini yakın zamanda tamamladı. İZEK proje kapsamında, 30 Ekim 2020 Ege Denizi depremi nedeniyle travma yaşayan 134 çocuğa psikolojik destek sağlamak amacıyla 8 hafta boyunca drama odaklı çalışmalar yaptı. Ortalama 117 ebeveynin katıldığı aylık veli destek seminerleri düzenledi. Proje sürecinin detaylı bir analizini de yapan İZEK çıkan bulguların yayımlanacağı Oyun Yeniden Başlasın, Eğitmenler için Uygulama Rehberi kitabını hazırladı.
İzmir Eğitim Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kurt ile yaptığımız röportajda, Türkiye Acil Eylem planını üzerinden acil ve afet müdahale durumlarında çocuklar için sağlanacak standart uygulamalar, proje kapsamında gerçekleştirdikleri çalışmalar ve İZEK’in2022 yılı için planları hakkında konuştuk.
Oyun Yeniden Başlasın projesini geçtiğimiz dönemde tamamladınız. Salgın nedeniyle projede çeşitli değişiklikler yapmak zorunda kaldığınızı biliyoruz. Projenin amacından ve bu değişiklikler sonrasında gerçekleştirdiğiniz çalışmalardan bahseder misiniz?
Oyun Yeniden Başlasın projesi ile afet zamanlarında ihmal edilen gruplardan birisi olan çocuklara yönelmek istedik. Afet dönemlerinde yapılması gereken yaşamsal birçok iyileştirmenin arasında çocuklara dönük planlı ve kapsamlı çalışmalar yürütülemiyor. Bizler de İZEK olarak, Oyun Yeniden Başlasın projesi ile bu boşluğu doldurmayı hedefledik.
Birinci aşamada çocukların iyi oluş süreçlerine eğitim aracılığı ile destek olmayı ve gelecek hayatlarında onlar için engel oluşturabilecek bir travmayı aşmalarında rehber olmayı hedefledik. Burada elde edilen sonuçları bilimsel yöntemlerle ölçümleyerek gelişim alanlarını netleştirdik. Bu çalışmanın afetlerin olduğu her yerde uygulanabilmesi için projenin ikinci aşamasında çalışmayı kitaplaştırdık. Son olarak; amaçları, yönergeleri, yöntemleri ve çıktıları ile bütünsel bir bilimsel çalışmayı yaygınlaştırma ve ihtiyaç duyan her kurumun uygulayabileceği formatta dokümante etme aşamasını tamamladık.
Projenin hedef kitlesi depremzede çocuklar olsa da sizin de belirttiğiniz üzere pandemi büyük bir gerçek olarak karşımızda duruyordu. Depremden dolayı travma yaşamış olan çocukları bir de pandeminin yaratacağı travmalardan uzak tutmak istediğimiz için proje ile ilgili tüm faaliyetleri çevrimiçi ortamda yaptık. Proje boyunca yaptığımız ölçme ve değerlendirme çalışmaları gösterdi ki çalışma grubunda yer alan çocukların duygularını anlatma ve olumsuz duygularla başetme becerilerinde olumlu bir fark oluştu. Depreme Bayraklı ve çevresinde yakalanan ama farklı ilçe ve illere taşınmış çocuklara da ulaşma şansımız oldu. Hedef kazanımların dışında, yan kazanım olarak da pandeminin çocuklar üzerindeki etkilerin hafifleme yönünde bir seyir olduğu görüldü.
Türkiye Acil Eylem Planı içerisinde afet ve acil müdahale durumlarında çocuklar için sağlanacak standart bir uygulama bulunuyor mu? Çocuk haklarını temel alacak bir uygulamanın oluşturulması için ne tür çalışmalar yapılması gerekiyor?
Oyun Yeniden Başlasın projesinin çıkış sebebi, Türkiye Acil Eylem Planı içerisinde afet ve acil müdahale durumlarında çocuklar için sağlanacak standart bir uygulama bulunmamasıydı. Yaptığımız bilimsel araştırmalar da Türkiye’de Çocuk Merkezli Afet Yönetiminin bulunmadığını ve olması gerektiğini gösterdi. İşte bu yüzden kolları sıvayarak giriştiğimiz bu projede, tam olarak bu eksiği doldurmak üzere bir müfredat geliştirdik. Projeyi, bilimsel ölçme-değerlendirme teknikleriyle ve akademisyenlerle destekleyerek, afet durumunda çocuklara uzmanlar (yaratıcı drama) tarafından uygulanabilecek bir eğitim programı oluşturduk. Bu çalışmadan sonra da bu programı yaygınlaştırmak ve her ilde her kurumun istediği zaman ulaşabileceği bir kaynak haline getirmek için çalıştık. Kasım 2021’de Ege Üniversitesi’nde gerçekleşen 8. Uluslararası Eğitim Programları ve Öğretim Kongresi (ICCI-EPOK)’ nde bilimsel bildiriyi sunduk ve kongrenin kitapçığına girdi. Projemiz sonucunda çıkan eğitim programının Eğitim Bilimi camiasında; kabul gören ve eksik olan bir boşluğun doldurulduğu yönünde yorumlar aldığını bildirmek gurur verici. Bir diğer çalışma da eğitim programının “Oyun Yeniden Başlasın, Eğitmenler için Uygulama Rehberi” adı altında ücretsiz kitap basımını yapmak. Basım aşaması bittiğinde e-kitap formatı ile tüm Milli Eğitim Müdürlüklerine, Yerel Afet Yönetim Merkezlerine, okullara ve drama eğitmenlerine yollamayı planlıyoruz.
Oyun Yeniden Başlasın projesi kapsamında gerçekleştirdiğiniz faaliyetlerin etkisini ölçmeye dair de çalışmalar yaptınız. Bu çerçevede, depremin çocuklar üzerindeki etkilerinden ve bu olumsuz etkileri azaltmak için kullandığınız yöntemlerin sonuçlarından bahseder misiniz?
Projemizin ana hedeflerinden biri sürdürülebilir ve geçerliliği kabul görmüş bir eğitim programı hazırlamaktı. Bu amaç doğrultusunda, karma yöntem içinde öntest-sontest kontrol gruplu yarı deneysel desen uyguladık. Nicel analizler için çocuklara “Yaşam Doyum Ölçeği”, “Olumlu-Olumsuz Duygu Ölçeği” ve “Çocuklarda Umut Ölçeği”ni uyguladık. Aynı zamanda, nitel veri almak için de aile bilgi formları, projenin tüm paydaşlarına uygulanan anket formları ve eğitim gözlem formları kullanıldı. Araştırma soruları sırası ile uyumlu şekilde bulguları değerlendirdiğimizde: Eğitim alanındaki sosyal, duygusal, fiziksel ortam ve olanakların özellikleri bakımından katkıları, katılımcılar olarak çocuğa duygusal, sosyal, akademik yönden katkıları, ebeveynlere de aile etkinlikleri ve kişisel gelişim yönünden katkıları ve koordinasyon olarak da idari ve akademik işleyiş yönünden katkıları ile ilgili sonuçlar elde ettik. Nicel veriler incelendiğinde Olumlu-Olumsuz Duygu Ölçeği incelemesinde t-testi sonuçlarında deney ve kontrol gruplarının olumlu duygu boyutu son-test puanları arasında deney grubu lehine anlamlı bir fark olduğu tespit edildi. Nitel bulgularda ise; Çocuklardan Ç071’nın “Hepsinden keyif aldım. Çünkü hepsi çok eğlenceliydi. Severek yaptım.”, ebeveynlerden V059’un “Son gün çok üzüldü. Günü puanlama konusunda kendi tabiriyle ‘bugüne 10 üzerinden eksi 1000 veriyorum’ diyerek eğitimin bitmesine olan üzüntüsünü dile getirdi.”, V054’ün “Katıldığı bütün etkinlikleri heyecanla anlatmasını ve ders gününü beklerken sabırsızlanmasını izlemek çok güzeldi.” Çocuklardan Ç009’i “Benim bilmediğim duyguları öğrendim.”, Ç020 VE Ç027’i “Duygularımı anlatmayı öğrendim.”, Ç042’nin “Yapabileceğime inanmak ve pes etmemek”, Ç003’ün “İlk hafta kendimizi tanıtmak için yaptığımız oyunda aslında kendimi tanıdım.”, Ç057’nin “Bu etkinlikleri yaparken İzmir depremini unutuyordum.”; ebeveynlerden V038’in “Evde yalnız kalmak istemiyordu. Şu anda biraz daha iyi. Geçen hafta 3-4 saat evde kardeşiyle beraber kaldılar.”, V083’ün “Kaygısını daha açık şekilde ifade edip anlayış göstermemi istemesi kendini rahat ifade edebilmesi olumlu bir değişim idi.” ve V093’ün “Hiç yalnız kalamayan deprem dediğim anda evde koşmaya başlayan bir kızım vardı şimdi o korkusu yok.” ifadeleri nicel bulguları doğrular niteliktedir.
Vakfımızdan aldığınız hibe desteğinin derneğinize ve çalışmalarınıza nasıl bir katkısı oldu? Fonu destekleyen bağışçılarımızla paylaşmak istediğiniz bir mesajınız var mı?
İZEK, ortaklarının farklı ilgi alanlarına yönelik oluşturdukları çalışma gruplarını destekliyor ve derinleştirilmesine kurumsal katkı sunuyor. Burada daha önce bireysel ya da yerel biçimde yaptığımız çalışmaları akademik açıdan da besleyerek daha geniş bir kitleye yayma fırsatı bulduk. Aldığımız verim bu alanın kalıcı çalışma alanlarımızdan biri olarak belirlenmesini sağladı. Bu sağladığımız önemli faydalardan biriydi. Ayrıca, uzun vadeli programlarımız çoğunlukla eğitmenler ve yetişkinlere dönük olarak planlanmıştı. Çocuklar için kısa programlı etkinlikler vardı ve bu programlar o çocuklarla aidiyet ilişkisine dönüşecek uzunluğa sahip değildi. Bu proje ile Öğretmen Kulübü ve Sanat ile Geliştirilen Çevrimiçi Eğitim (DOEwA) gibi gruplardaki öğretmenlerimize tekrar ulaştık. Ancak bu sefer onların kendileri ile değil ya çocukları ya da okullarındaki öğrencilerle çalışma yaptık. Çocukların İZEK’le bağ kurabilecekleri boyutta bir çalışma yürüttük. Eğitmen ve yetişkin takipçilerimiz ise bizi sahada gördü ve yeni bir kitle kazanmış olduk.
Fonu destekleyen bağışçıların bu tür çalışmaların devamını da gözetmelerini ve desteklemelerini bekliyoruz.
İzmir Eğitim Kooperatifi’nin 2022 yılında yapmayı planladığı çalışmalardan bahseder misiniz?
İzmir Eğitim Kooperatifi, “öğrenen organizasyon” modeline uygun olarak farklı alanlarda yürüttüğü çalışmalardan elde ettiği deneyimleri yeni çalışmalarına aktarmayı öncelik olarak görüyor. Bu bağlamda proje eğitmenlerimizden bir kısmı, Oyun Yeniden Başlasın çalışmasının kazanımlarını geliştirmek ve bu alanda derinleşmek üzere çalışmalara başladı. Çocukların eğitiminin ebeveyn eğitimlerinden de beslenmesini ve iki alanın bir arada yürütülmesini hedeflediğimiz çalışmaların sayısı da artacak. İZEK, İzmir’in tüm ilçelerindeki çocuklar için eğitim programları oluşturacak. Oluşturulan eğitim içeriklerini uygulayabilmek için yerel yönetimlerle işbirlikleri geliştirmeyi hedefliyoruz. Bölgedeki her çocuğa ulaşacak etkin ve geniş bir çalışma planlanıyoruz.
Bir başka çalışma alanı olarak İZEK, sanat ve eğitimin bir araya gelmesini hedefleyen çalışmalar yürütmeye devam edecek. Bu konuda yürütülen çeşitli çalışmaları devam ettirirken yeni çalışmaların da desteklenmesini sağlayacağız. Sanatçı ortaklarımızın artması ile bu konuda çok daha fazla çalışma üretileceğine inanıyoruz. Ayrıca, rutin olarak sürdürdüğümüz, satranç, robotik, scratch vb. eğitimler devam edecek.
Son Yorumlar