Troya Çevre Derneği Dijital Dönüşüm Fonu Kapsamındaki Çalışmalarını Tamamladı

Troya Çevre Derneği, kentsel ve kırsal ölçekte enerji verimliliğini sağlamak, enerji demokrasisi ve toplum temelli enerji üretimini geliştirmek amacıyla Çanakkale’de faaliyet gösteriyor. 2017 yılında tamamı kadın kuruculardan oluşan Troya Enerji Kooperatifi’ni kuran dernek, yaptığı çalışmalarla diğer enerji kooperatiflerine yol göstermeyi ve enerji sektöründe çalışan kadınların sektördeki rolünü güçlendirmeyi hedefliyor. European Bank for Reconstruction and Development (EBRD)ve Turkey Mozaik Foundation işbirliğiyle hayata geçirdiğimiz Çevresel Sürdürülebilirlik Alanında Dijital Dönüşüm Fonu kapsamında hibe ve kapasite gelişim desteği sağladığımız Troya Çevre Derneği, yenilenebilir enerji kooperatiflerini bir araya getirmek amacıyla çevrimiçi bir platform olan Enerji Kooperatifleri Ağı’nı kurdu. Dernek aynı zamanda, kooperatiflerin çalışmalarının daha geniş kitleler tarafından duyulmasını sağlamak için enerji ve enerji kooperatifleri ile ilgili podcast yayınları düzenlemeye başladı. Kapasite Gelişim Bileşeni kapsamında sağladığımız mentör ve atölye destekleri ile dernek, dijital içerik üretme ve dijital güvenlik gibi konularda çalışarak kurum içi dijital araç kullanım becerisini geliştirdi.

Troya Çevre Derneği Başkanı ve Proje Koordinatörü Oral Kaya ve Proje Asistanı Nadide Su Dağlı ile yaptığımız röportajda; yenilenebilir enerji kavramı, Yenı̇lenebı̇lı̇r Enerjı̇ Sektöründe Kooperatifler Alternatif Bir İstihdam Modeli raporu, Enerji Kooperatifleri Ağı ve hibe kapsamında yürüttükleri çalışmalar hakkında konuştuk.

Yenilenebilir enerji nedir? Türkiye’nin yenilenebilir enerji kapasitesinden ve yenilenebilir enerjinin sürdürülebilirliği için yapılan ya da yapılması planlanan çalışmalardan bahsedebilir misiniz?

Yenilenebilir enerji, kaynağın tüketim hızının üretim hızından fazla olmadığı enerji kaynaklarını tanımlalar. Tüketim hızı üretim hızından fazla olmadığı için de kaynak kendini yenileyebilir. Yenilenebilir enerji kaynakları fosil yakıtlar gibi büyük ölçüde karbon salınımına neden olmaz. Bu nedenle de yenilenebilir enerji, insan etkisi ile özellikle enerji ihtiyacımızdan dolayı meydana gelen iklim değişikliği konusunda bir çözüm yoludur.

Ülkemizde, yenilenebilir enerji kullanımı ve enerji üretiminde yenilenebilir kaynaklardan yararlanma çok yeni bir kavram. Kıta Avrupa’sındaki iklim değişikliği hatta nükleer karşıtlığı üzerinden gelişen yenilenebilir enerji kaynakları ile elektrik üretimi, ülkemizde daha çok fosil yakıtlara alternatif geliştirmek üzerine kurulu. Yenilenebilir enerjinin Türkiye’deki tarihine baktığımızda, 1970’li yıllardaki baraj yatırımları dışında ilk yenilenebilir yatırım 1993 yılında Çeşme’de kurulan Çeşme Rüzgâr Enerjisi Santrali’dir. Santrali hızla gelişen güneşten su ısıtma sektörü izlemiştir. Geçmişi 2000’lere uzanan güneşten elektrik üretimi ise daha çok yenidir. Bugün ülkemizde yenilenebilir enerji kaynakları üzerine çalışan birçok yerel üretici ve sivil toplum örgütü vardır.

Yakın zamanda Yenı̇lenebı̇lı̇r Enerjı̇ Sektöründe Kooperatifler Alternatif Bir İstihdam Modeli raporunu yayımladınız. Raporun öne çıkan bulgularından ve sunduğunuz çözüm önerilerinden bahsedebilir misiniz?

Yenilenebilir enerji sektörü, yukarıda da bahsettiğimiz gibi, fosil yakıtlara bir alternatif olarak ülkemizde gelişmiştir. Özellikle tüm dünyada, iklim değişikliğinin etkilerine karşı hızla gelişen fosilden uzaklaşma adımları görmekteyiz. Kömür santrallerinin kurulması iptal edildi, var olanlar da yavaş yavaş sökülmeye başlandı. Bu sektörlerde çalışan ara elemanların yeni iş alanlarına kaydırılması için temel eğitimlerden geçirilerek, yeni sektörlere hızla ara eleman yetiştirilmesi gerekiyor. Raporda temel olarak bu iki eksen üzerinde duruldu ve ara eleman yetiştirmede enerji kooperatiflerinin rolü üzerinde odaklanıldı.

Vakfımızdan aldığınız hibe ve kapasite gelişim desteği ile Troya Çevre Derneği’nin dijital dönüşümünü güçlendirmek için hangi alanlara odaklandınız? Bu kapsamda yaptığınız çalışmalardan bahseder misiniz?

Alınan hibe ile öncelikle yenilenebilir enerji kooperatifleri arasında bir ağın oluşması konusuna odaklandık. Kurum olarak da hibe desteği ile bir internet sitesi oluşturduk. Aynı zamanda,  dijital kapasitemizi güçlendirmek amacıyla verilerin güncellenmesi konusuna ve podcast içerik üretimi için ilgili eğitimler almaya odaklandık. Hibe desteğinin yanında verilen mentor desteği ve atölyeler ile de kurum içerisinde bizler için kolaylık sağlayacak dijital uygulamalar ve pratik çözümler konusunda bilgi edinerek kurumsal kapasitemizi güçlendirdik.

Tüm bu eğitimler sonucunda oluşturduğumuz internet sitemizde veri güncellemesi ve içerik ekleme yapabiliyoruz. Aldığımız podcast eğitimleri sayesinde podcast içeriği üretiyor, düzenliyor ve podcastlerimizi yayımlayabiliyoruz. Kurum içerisinde artık ortak takvim kullanıyor, şifrelerimizi dijital ortamda saklayabiliyor ve farklı uygulamalar ile görsel içerikler üretebiliyoruz.

Hibe desteğimizle Türkiye genelinde bulunan Yenilenebilir Enerji Kooperatifleri arasında ağ kurulması amacıyla Enerji Kooperatifleri Ağı’nı hayata geçirdiniz.  Bu ağı oluşturma fikri nasıl bir ihtiyaçtan dolayı ortaya çıktı? Ağın üyeleri ile birlikte yürüttüğünüz faaliyetlerden bahseder misiniz?

Troya Çevre Derneği olarak her yıl düzenlediğimiz Enerji Kooperatifleri Konferansı’nı pandemi nedeni ile yapamadık. Bu durum, Türkiye’de bulunan yenilenebilir enerji kooperatifleri arasındaki iletişim kopukluğunu farketmemizi sağladı.  Aynı zamanda, insanların yenilenebilir enerji kooperatifi ile ilgili bilgilerinin sınırlı olması böyle bir projeyi hayata geçirmemize neden oldu. Yaşanan bu sıkıntılar çerçevesinde ne yapabileceğimizi düşünürken bu hibe fonuyla karşılaştık ve kooperatifleri bir platformda toplayarak hem iletişim ve işbirliklerini güçlendirmeye hem de insanların alanla ilgili kaynaklara rahatlıkla bulaşabilmelerini sağlayama karar verdik. Ağımıza dahil olan yenilenebilir enerji kooperatifleri ile proje başlangıcında ağ hakkında toplantılar gerçekleştirerek, ağın yaygınlaşmasını ve benimsenmesini sağladık. Kooperatifler ile internet sitesinin kullanımı ve dijital beceriler üzerine toplantılar gerçekleştirdik. 07.12.2021 tarihinde Bursa’da gerçekleştirdiğimiz 5. Yenilenebilir Enerji Kooperatifleri Konferansı’nda kooperatifler ile bir araya geldik. Konferansta bazı kooperatifler sunum yaparak güncel durumları hakkında bilgiler verdi. Aynı zamanda, konferans sırasında kooperatiflere alanla ilgili iyi örnekler sunuldu.

Çevresel Sürdürülebilirlik Alanında Dijital Dönüşüm Fonu kapsamında aldığınız bu desteğin derneğinize ve çalışmalarınıza nasıl bir katkısı oldu? Fonu destekleyen bağışçılarımızla paylaşmak istediğiniz bir mesajınız var mı?

Çevresel Sürdürülebilirlik Alanında Dijital Dönüşüm Fonu ile yenilenebilir enerji kooperatifleri adına bir internet sitesi kurduk.  Bu sitede düzenli olarak podcastler yayınlamaya başladık. Bu sayede daha çok insana ulaşabiliyoruz. Aldığımız dijital içerik üretme, dijital güvenlik, dijital ortamda şifre saklama gibi eğitimler ile kurum içi dijital iletişimimizi ve dijital araç becerilerimizi geliştirdik.

Hibe desteği, kurumumuz ile yenilenebilir enerji kooperatifleri arasındaki bağı güçlendirirken aynı zamanda kurum içerisinde bizleri de dijital anlamda güçlendirdi. Projeyi hayata geçirmemize olanak sağlayan Sivil Toplum İçin Destek Vakfı, Turkey Mozaik Foundation, EBRD ile fonu destekleyen tüm bağışçılara teşekkür ederiz.