Roman Hakları Derneği (ROMHAK), Romanlara karşı toplumda yaygın biçimde görülen ayrımcı tutumlar ve önyargıların sebep olduğu eğitim, istihdam ve barınma konularında eşitsizliğin giderilmesi amacıyla çalışmalarını yürütüyor. Çocuk Fonu 2020 döneminde Turkey Mozaik Foundation eş finansmanı ile hibe desteği sağladığımız dernek Hayal Ev projesinin sürdürülebilirliği sağlandı. Ankara’nın Kale mahallesinde risk altındaki ve ayrımcılığa maruz kalan çocukların temel haklarına erişimlerini güçlendirmek ve sosyal içermelerini destelemek amacıyla kurulan Hayal Ev Çocuk Merkezi (Hayal Ev), çocukları örgün eğitim sistemine dahil olmaya teşvik etmek ve yaşadıkları hak ihlallerine karşı hukuki olarak desteklemek amacıyla çeşitli çalışmalar hayata geçiriyor ve psiko-sosyal alanda destekleyici atölyeler yürütüyor. Hibe desteği kapsamında ROMHAK, COVID-19 salgını nedeniyle durma noktasına gelen Hayal Ev’in temel faaliyetlerine ve psiko-sosyal atölye ve eğitim çalışmalarına devam etti.
Roman Hakları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Yücel Tutal ile gerçekleştirdiğimiz röportajda; çocuk işçiliğinin ve okul terkinin önlenmesine yönelik geliştirilebilecek öneriler, normalleşmenin birlikte çalıştıkları gruplar üzerindeki etkisi, derneğin 2022 planları ve Hayal Ev projesi kapsamında yürüttükleri faaliyetler hakkında konuştuk.
Eğitim İzleme Raporu 2021: Öğrenciler ve Eğitime Erişim raporuna göre 2004 doğumlu çocukların 2020 yılında net okullulaşma oranları %92,3 iken; 2021 yılında bu oran %88,5’e düştü. 15 yaşın yasal olarak çalışmaya başlama yaşı olması bu düşüşün nedenlerinden birisi olarak kabul ediliyor. Çalışma yürüttüğünüz grupta da benzer bir sonucu gözlemliyor musunuz? Okul terkinin ve çocuk işçiliğinin önlenmesi için neler yapılması gerekiyor?
Salgın sürecinin insanlar üzerinde bıraktığı olumsuz etkilerle beraber derinleşen yoksulluk ve ekonomik yetersizlik okullaşma oranlarının düşmesinde rol oynamaktadır. Okullaşma ve çalışma oranlarını etkileyen bir diğer neden ise ailelerin çocuk bakımı ve gelişim sürecine yönelik bilinç düzeylerinin düşük olmasıdır. Yukarıda belirtilen çalışma kapsamında çocuk işçiliği tanımladığımızda, alana dair gözlemlerimizle beraber şunu söyleyebiliriz ki çocuk işçiliği yaş sınırı 15 yaşın altında seyretmektedir ve ne yazık ki her geçen dün giderek düşmektedir.
Okul terkinin önlenebilmesi için öncelikli olarak çocuğun çevresi içinde değerlendirilmesi ve temel yaşamsal gereksinimlerinin sağlanması gerekiyor. Aynı zamanda, çocuk-aile-okul başlıkları altında değerlendirmelerin yapılması ve birçok alanda müdahale geliştirerek çocuk refahının sağlanmasına yönelik adımların atılması gerekiyor. Aileler ve dezavantajlı alanda görevini yapan öğretmenlerin farkındalık kazanması ve bilinçlenmesine yönelik eğitim çalışmalarının önemli bir noktada olduğunu düşünüyoruz.
Çocuk işçiliğinin önlenmesi noktasında yukarıda verilen önerilere ek olarak; çocukların haklarının savunulması ve hak korunumunun sağlanabilmesi için dava süreçlerinin takibi, alanda polis, zabıta vb. çalışan meslek gruplarına yönelik hak temelli yaklaşım, bilgilendirme ve farkındalık edindirici eğitimler düzenlenebileceği düşünüyoruz.
Türkiye’de Mayıs 2021 itibari ile salgın sonrası kademeli normalleşme süreci başladı. Normalleşmenin birlikte çalıştığınız çocuklar ve aileleri üzerindeki etkisinden bahsedebilir misiniz? Bu süreçte yeni ortaya çıkan ya da derinleşen ihtiyaçlarla karşılaştınız mı?
Salgın sürecinden alınan önemler çeşitli iş yerlerinin kapanmasına ve özellikle gündelik işlerde çalışan bireylerin olumsuz etkilenmesine neden olmuştur. Bu durum var olan yoksulluğu daha da derinleştirmiştir. Bu doğrultuda; ekonomik gereksinimlerin karşılanamaması bireylerin hak kayıpları yaşamasına sebep olmuştur. Salgın sürecinde çevrimiçi sistem ile derslerin verilmesi, hanesinde internet, televizyon, tablet vb. teknolojik araçlar bulunmayan çocuklar için eğitime erişimde olumsuz sonuçlar doğurmuştur. Normalleşme süreciyle beraber okula dönem çocukların akranları ile aralarında seviye farkı oluştuğu gözlenmektedir. Aynı zamanda, çeşitli sebeplerle akran zorbalığı ile karşılaştıkları gözlenmiştir. Pandemi sürecinde en temel ihtiyaçlarına bile ulaşmakta sorun yaşayan aileler pandemi sonrasında da bu zorlukla mücadele etmeye devam etmek zorunda kalıyor. Çocukların eğitimde akranlarından daha da fazla geride kaldıkları hatta okula devam etme oranlarının düştüğü de görülmektedir. Derin yoksullukla mücadele eden ve temel gıdaya erişimi öncelikli hedef haline getiren aileler, çocuklarının eğitimini daha arka plana atmak zorunda kaldı.
Hibe desteğimizle gerçekleştirdiğiniz Hayal Ev projesini yakın zamanda tamamladınız. Projenin amacından ve gerçekleştirdiğiniz çalışmalardan bahsedebilir misiniz?
Hayal Ev projesini Ankara’nın Kale mahallesinde yürütüyoruz. Bu bölgede çocukların en önemli problemlerinden biri güvenli alan eksikliği. Çocukların gidebileceği güvenli bir park, kütüphane ve benzeri bir yer bulunmuyor. Dernek olarak bu proje ile çocuklara kitap ve oyuncak kütüphanesi oluşturmayı amaçladık. Böylece çocukların hem kitap okumalarını sağlamayı ve oyuncaklarla oynayabilecekleri bir alan yaratmayı hem de bunları değiş tokuş etmelerini sağlamaya çalıştık. Bunları yaparken de güvenli bir alan oluşturmayı önceliklendirdik. Bu faaliyetlerin yanında farklı etkinlikler düzenledik, geziler yaptık (Park, bahçe vb.), müzelere, üniversitelere ziyaretler gerçekleştirdik. Mentörlük çalışmasını hayata geçirerek çocukların daha özel gereksinimlerini karşılamaya çalıştık.
Çocuk Fonu’nun 2020 döneminde aldığınız hibe desteğinin derneğinize ve çalışmalarınıza ne tür katkıları oldu? Çocuk Fonu’nu destekleyen bağışçılarımızla paylaşmak istediğiniz bir mesaj var mı?
Roman Hakları Derneği olarak 2018 yılında başlattığımız Hayal Ev projesi; 2020 yılında sizden aldığımız desteğe kadar tamamen gönüllü yürüyen ve imkanları bir hayli sınırlı olan bir çalışmaydı. Sizden aldığımız destek sayesinde imkanlarımız oldukça genişledi ve iyileşti. Özellikle malzeme desteği ve koordinatör atamamız işimizi kolaylaştırdı, en önemlisi de görünürlüğümüzü arttırdı. T.C. Ankara Büyükşehir Belediyesi ile yaptığımız görüşmeler sonucunda faaliyetlerimizi yürüttüğümüz Ankara kalesi içinde bir yer verilmesi konusunda anlaştık. Bu verilecek yerin dış tadilatı tamamlandı. Mayıs ayında iç düzenlemesinin de tamamlanıp bize teslim edilmesini bekliyoruz. Çocuk Fonu destekçilerine şu mesajı vermek isterim: Bu fon bize can suyu oldu! Bundan sonra yapacağımız çalışmaların önünü açtı. Bundan sonra yapacağımız daha güzel şeylere de vesile oldu. Bu desteği hiçbir zaman unutmayacağız.
ROMHAK 2022 yılında ne tür çalışmalar yapmayı planlıyor? Önümüzdeki dönemde öncelik vereceğiniz çalışmalardan bahseder misiniz?
Mayıs 2022 itibari ile T.C. Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin derneğimize hibe ettiği mekâna geçiş yapacağız. Kale mahallesinde, Ankara Kalesi içinde bir alan tahsis edildi. Bu yeni alan çalışma yürüttüğümüz alanın geliştirmeye, birbirinden farklı gruplara yönelik oluşturulmuş etkinliklerin çeşitliliğinin arttırılmasına katkı sağlayacak. Aynı zamanda yeni alanımız, derneğimizin yürütmekte olduğu Hayal Ev projesi kapsamında çocuklarla olan faaliyetler için de çocuk dostu bir alan oluşturulmasında bizlere ortam hazırlıyor.
Bu sürecin dışında alandaki çocukların refahı için çalışmalarımızı bütüncül bir çerçevede gerçekleştirmek istiyoruz. Bu doğrultuda; çocukların çevresi içinde değerlendirmeye tabi tutulması ve ilişki içinde olduğu gruplar ile çalışma gerçekleştirmesi amaçlanıyor. Çocuğun ailesi ve öğretmenleri ile olan ilişkilerini ele alarak aile üyelerine ve öğretmenlere farkındalık ve bilinçlendirme çalışmaları planlamaktayız. Aile üyeleri ile ilgili olarak; gençlere ve genç annelere öncelik tanınması gerektiği çeşitli koşullar sebebi ile kararlaştırılmıştır.
Alanda daha etkili çalışmalar geliştirmek, düzenli gelişim ve sürdürülebilirliğin sağlanabilmesi için dönem içinde kamu kurum ve kuruluşları ile iletişimin arttırılması ve ilişkilerin güçlendirilmesi adına adımlar atılması da planlanmaktadır.
Son Yorumlar