Mültecilerin temel ihtiyaçlarına erişimi ve geçim kaynaklarının çeşitliliğinin sağlanması amacıyla İzmir’de faaliyet gösteren İmece İnisiyatifi Derneği’ne (İmece İnisiyatifi) COVID-19 Acil Destek Fonu kapsamında Turkey Mozaik Foundation finansmanı ile kurumsal hibe desteği sağladık. İmece İnisiyatifi, hibe kapsamında COVID-19 salgını ile başlayan dönemde çeşitli eşitsizlikler nedeniyle daha da kırılgan hale gelen hedef kitlelerine gıda ve hijyen malzemeleri sağlamak üzere satın alma süreçlerini ve finansal altyapısını iyileştirdi. İmece İnisiyatifi Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ali Güray Yalvaçlı ve Solar Age Programı Eğitmeni Ezgi Özcan ile yaptığımız röportajda salgının İzmir’de beraber çalıştıkları topluluklar üzerindeki etkilerini, COVID-19 Acil Destek Fonu kapsamında yaptıkları çalışmaları ve derneğin 2021 yılı için önceliklerini konuştuk.
Geçtiğimiz Ağustos ayında yaptığımız röportajda, COVID-19 salgını ile başlayan süreçte mültecilerin yaşadığı çadır alanlarındaki desteklerinizden bahsetmiştiniz. Aradan geçen zamanda çadır alanlarında yaşayan mültecilerin koşullarında ve sizin yaptığınız çalışmalarda değişiklikler yaşandı mı?
Çadır alanlarında yaşayan mültecilerin yaşamı, hep söylediğimiz gibi, salgından önce de çok zordu. Salgının devam ettiği bugünlerde de oldukça zor. Örneğin bağışıklık sistemlerimizi korumamız ve güçlenmemiz salgın boyunca sık sık telkin edildi. Ancak çadır alanları gibi ciddi alt yapı eksiklikleri bulunan yerlerde yaşayan kişilerin bunu başarabilmesi için yapması gereken harcama, günlük kazançlarının kat kat üzerinde. Temiz suya erişimin kısıtlılığı, hatta kimi bölgelerde neredeyse imkansızlığı, salgından önce de hastalıklara davetiye çıkarıyorken salgınla birlikte daha ciddi bir problem haline geldi. Yani çadır alanlarında günlük hayat şimdi üç kat zor. Altyapı sorunları hep vardı, üzerine salgın geldi ve şimdi de kış mevsimiyle gelen zorluklar var.
30 Ekim 2020 tarihinde gerçekleşen, İzmir’in Bayraklı ve Bornova bölgelerinde yıkıma sebep olan depremin ardından İmece İnisiyatifi Derneği olarak deprem koordinasyon merkezinde çeşitli çalışmalar gerçekleştirdiniz. Bu çalışmaların kapsamından ve bu süreçte sahada tespit ettiğiniz ihtiyaçlardan bahseder misiniz?
Deprem koordinasyon merkezinde çalışırken sahada tespit ettiğimiz en önemli ihtiyaç insan gücüydü. Merkeze çok büyük miktarda ve yoğun bir biçimde yardımlar ulaştı. Ancak gelen yardımların tasnifi ve dağıtımında çalışacak gönüllü gücü çok kısıtlıydı. Afet sonrası yardımlar ile ilgili her kademede işten bahsetmek mümkün. Gelen yardımların türüne göre ayrılmasından, paketlenmesine; en acil ihtiyaçların belirlenip duyurusunun yapılmasından, temin edilen ihtiyacın yerine ulaştırılmasına kadar bir dizi iş vardı. Biz koordinasyon merkezine bu noktada destek sağlamaya çalıştık. Çünkü İmece’nin yıllardır sahada yaptığı işin önemli bir kısmı da buydu, bu konuda oldukça deneyimliyiz. Düzenli olarak, yüklü miktarda gıda ve gıda dışı yardım malzemesinin ihtiyaç sahiplerine ulaştırılması ile meşgulüz. Gönüllülerimizle birlikte bu malzemeleri satın alıyoruz, paketliyoruz, dağıtım alanına götürüyor ve çadırlara ulaştırıyoruz. Koordinasyon merkezinde de tam olarak bunu yaptık.
Depremden etkilenen kişilere yapılan ayni yardımların yanı sıra sahada özelikle çocuklara psikososyal destek sağlamak üzere etkinlikler de gerçekleştirdiniz. Bu çalışmaların kapsamından ve çocuklar üzerindeki etkisinden bahseder misiniz?
Afet alanında bulunduğumuz ilk birkaç gün çocuklara yönelik psikososyal destek etkinliği gerçekleştirdik. Ancak koordinasyon merkezindeki insan gücüne olan ihtiyacı tespit ettiğimiz anda tüm gönüllülerimizle birlikte hemen bu boşluğu doldurma kararı aldık. Kısa da olsa deneyimimizden bahsetmek gerekirse, söyleyebileceğimiz en önemli şey çocukların sosyalleşme ihtiyacına cevap vermek noktasında bir katkı sağlamış olduğumuzdur. Çadırları tek tek dolaştık ve hangi çadırdan hangi çocuğu alıp etkinlik alanına götürdüğümüzü kaydettik ki etkinlik bittiğinde çocukları sağ salim yakınlarına teslim edebilelim. Buradaki çocuklar bizim olağan yararlanıcılarımızın aksine çadır yaşamına alışkın değildi öncelikle. Depremin verdiği bir korku vardı ve henüz artçı sarsıntılar devam ediyordu. Herkes çok tedirgindi ve haliyle bu durum çocuklara da yansıyordu. Etkinlikler sayesinde çocuklar çevre çadırlardan yaşıtlarıyla tanışmış oldular ve arkadaşlıklar kurdular. Birlikte oyun oynarken yaşadıkları korkuyu bir an olsun içlerinden atabilme şansları oldu. Biz dernek olarak hep yaşam koşulları çok zor olan çocuklarla, örneğin tarım işçisi ailelerin çocuklarıyla, atölyeler yapıyoruz ve çocukların bu etkinliklerde nasıl da ışıldadıklarını ve mutlu olduklarını biliyorduk. Burada da aynısı oldu. Çocuk olabilmek çocuklara da bize de iyi geldi.
COVID-19 Acil Destek Fonu kapsamında Turkey Mozaik Foundation finansmanıyla sağladığımız kurumsal hibe ile ne tür çalışmalar gerçekleştirdiniz? Bu çalışmaların derneğe katkılarından bahseder misiniz?
İmece İnisiyatifi kurulduğu günden bu yana bütün çalışmalarını gönüllüleriyle birlikte gerçekleştirmiş bir dernek. Bu, her ne kadar bizler için ideal olan da olsa zaman zaman yeterli gönüllü desteği bulamayabiliyoruz. Bu da bizim bir dernek olarak varlığımızı sürdürmemizi güçleştirebiliyor. Örneğin en sık gerçekleştirdiğimiz faaliyetimiz olan gıda malzemelerinin tarım arazilerinde ve geçici çadır alanlarında yaşayan sığınmacılara ve mevsimlik tarım işçilerine dağıtılabilmesi için bir satın alma süreci yürütülmesi gerekiyor. Burada dikkat etmemiz gereken birden fazla şey var. Ancak yeterli gönüllümüz ya da özellikle bu alanda bilgi sahibi gönüllümüz olmadığı için her zaman doğru adımları atamayabiliyoruz. Bu nedenle, COVID-19 Acil Destek Fonu kapsamında satın alma süreçlerimizi ve finansal alt yapımızı güçlendirmek amacıyla bir çalışma yapmayı istedik. Nasıl fiyat teklifi hazırlayacağımızdan hangi tedarikçilerle çalışacağımıza, beyannamelerimizi nasıl dolduracağımızdan dokümantasyona kadar bütün süreçlerimizi yeniden ele aldık ve iyileştirmeye başladık. Bu elbette uzun bir yol ancak bu fon bize gerekli ilk adımları atabilmek için bir zemin sağladı. Öncelikle geriye dönük tüm belge ve dokümanlarımızı incelemeye başladık, hata ve eksiklerimizi tespit ettik. Bu konuda uzman bir kurumdan destek alıp eksikliklerimizi nasıl gidereceğimizi öğrendik ve bu yönde çalışmalarımıza başladık. Satın alma ilke ve yöntemlerimizi yeniden belirlerken organizasyon yapımızı inceleme şansımız da oldu. Görev ve sorumlulukları paylaşma biçimlerimizi inceledik, bunlara uygun ihtiyaçlarımızı belirledik ve bu ihtiyaçlara uygun kişileri derneğimize kazandırabilmek için çalışmalarımıza başladık. Yani COVID-19 Acil Destek Fonu ile yalnızca satın alma ve finans konularına değil İmece’yi ilgilendiren her konuyu yeniden ele almış olduk.
İmece İnisiyatifi Derneği’nin 2021 yılında öncelik vereceği çalışmalar neler olacak?
Salgınla birlikte ekonomik durumları daha da ağırlaşan ve çadırlarda yaşayan sığınmacıların hayatlarını kolaylaştırmak adına hijyen, gıda ve diğer temel ihtiyaç malzemelerinin dağıtımına ara vermeden devam edeceğiz. Bu konu her durumda önceliğimiz oldu ve olmaya devam edecek .
Tüm faaliyetlerimizi planladığımız ve Solar Age / EFE projemizi uyguladığımız alanımız İmece Köy’ünün arazisi ise satıldı. Kiracısı olduğumuz bu alandan çıkmak zorundayız. Ancak burada edindiğimiz deneyim çok kıymetli ve deneyerek öğrenmek için çıktığımız yol bize daha iyisini, daha uzun soluklusunu ve devamlılığı olanı başarmak için gereken motivasyonu sağladı. Yeni bir yaşam ve faaliyet alanı kurma çalışmalarına kısa zamanda başlayacağız.
Son Yorumlar